Başrollerinde Kaan Urgancıoğlu ve Pınar Deniz’in paylaştığı, takımında Hüseyin Avni Danyal, Uğur Polat, Cezmi Baskın, Zeyno Eracar, Uğur Aslan, Arda Anarat, Pınar Çağlar Gençtürk, Nilgün Türksever, Onur Özaydın, Beren Işık Karadiş, Zeynep Atılgan ve Merve Ateş üzere isimlerin yer aldığı Yargı 68’inci kısmıyla ekrana geldi.
NİL, ANNESİNE KOVULDUĞUNU SÖYLEDİ
Annesi Nil’e neden onu hiç aramadığını sordu. Anneside Nil’e Yekta’nın onu kovduğunu söyledi.
BAŞSAVCI OLAY YERİNİ İNCELEDİ
Başsavcı, savcılıkta kimin yangın ihbarında bulunduğuna dair incelemeler yaptı. Efe savcının kaleminden yaşanılanları dinledi. Olayla ilgili imgelerin incelenmesini istedi.
EFE, ILGAZ VE CEYLİN’E GERÇEKLERİ ANLATTI
Ceylin ve Ilgaz, yurtta yaptıkları aramada onu bulamadılar. Efe’ye oyuncakların nedenini sorunca, Efe 18 yaşına kadar bu yurtta kaldığını, bundan dolayı çocukları sevindirmek gayesiyle maaşından arta kalanlarla armağanlar aldığını söyledi. Ceylin’in kolyesinin neden olduğu sorulunca da “Başkasına gelen bir ikram olduğunda ben, güya kendime gelmiş üzere düşündüm bazen, yani o denli hayal ederim. Benimmiş üzere, sonra kendim bile bilmeden, nasıl yaptığımı bilmeden alıyorum. Tutamıyorum kendimi” dedi.
MERDAN DEDE, CEYLİN’İ YANINA ÇAĞIRDI
Merdan dede, Ceylin’i aradı, Macit’in her şeyi hatırladığını ve yaşananları söylediğini belirtti. Bunun üstüne Ceylin ve Ilgaz, Mercan Dede’nin kaldığı bakımevine gitti. Ilgaz, Mercan’ın kaybolduğu gün olay yerinde olan şahısları gösterdi. Macit hepsini teker teker inceledi ancak kimseyi çıkartamadı. Ilgaz tanım etmesini isteyince Macit bir anda eski eşini hatırladı.
YEKTA, EREN’E İMAJLARI GÖSTERDİ
Yekta, elinden manzaralarla bir arada Emniyete geldi. Ceylin ve Ilgaz’ın nerede olduklarını sordu. Eren onların olmadığını söyleyince Eren’i yanına çağırdı ve Ceylin’in konutuna kutuyu bırakan kişinin gözüktüğü imajların bulunduğu kaydı gösterdi. Yekta, ofise geldiğinde Cellat Kadir’in onu beklediğini anladı. Odaya girdiğince Kadir, Yekta’dan parayı kime verdiğini öğrenmek istedi.
EREN, DİLEK’TEN ŞÜPHELENDİ
Umut Eren’e görüntüdeki kişinin 1.68 uzunluklarında birisi olduğunu belirtti. Eren izledikleri sözler ortasında sevgilisine dair olan sonuncu kaydı izlerken kız arkadaşı Dilek’in tabir sırasında boynuna ve saçlarına daima dokunduğunu farketti ve kız arkadaşından şüphelenmeye başladı.
NİL, ILGAZ’IN KALEMİYLE KARŞILAŞTI
Cezaevinin oraya gelen Nil, Ilgaz’ın eski kalemi olan Özge ile karşılaştı. Cezasının bittiğini belirten Özge’yi, Nil gideceği yere kadar bırakmayı teklif etti ve bir arada otomobile bindiler.
BAŞSAVCI, CEYLİN VE ILGAZ’I FIRÇALADI
Başsavcı yaşanan olaylarla ilgili Ceylin ve Ilgaz’ı yanına çağırdı ve bu seferlik bir şey olmasada daha makus şeyler yaşanılabileceğini belirtti. Efe’nin birileri cezalandırılacaksa bende bir cezayı hakettim, ben kendi adıma şikayetçi değilim demesi üzerine Başsavcı, Ceylin ve Ilgaz’ın yanına gelerek bir daha bu türlü bir olaya karışırsanız hakkınızda soruşturma başlatıp, vazifeden uzaklaştıracağını söyledi. Ilgaz sergilediği davranıştan dolayı Efe’ye teşekkür etti.
BAŞSAVCI TIPKI TİŞÖRTTEN ALMIŞ
Yakın vakitte Ceylin’in meskenine gönderilen 5-6 yaş çocuk tişörtünün aynısından kaç kişinin aldığının incelenmesi yapılmıştı. Ceylin’e gösterilen görüntü kaydında Başsavcı’nında birebir tişörtten aldığı imgeleri izledi.
DİLEK TABİR VERDİ
Eren’in Mercan’ın kaybolduğu gün olay yerinde olan şahısların tekrar tabirini almak istedi. Dilek’i sözde Ceylin’in meskenine kutu bırakıldığı gün, nerede olduğunu açıkladı.
ILGAZ, BAŞSAVCI’DAN TİŞÖRTÜ İSTEDİ
Ceylin ve Ilgaz elindeki manzaralarla Başsavcının yanına geldi. Başsavcı o gün tişörtü alan 9 şahıstan birisi olduğunu kabul etti. Ceylin öbür 8 şahıstan kimsenin kuşkulu olmadığını söyledi. Bunun üzerine Başsavcı, Ceylin’in odadan çıkmasını istedi. Bu sırada Ilgaz devreye girerek bir annenin hüznünün giderilmesi için Başsavcı’dan tişörtü geri getirmesini bunun üzerine özür dilenceğini söz etti.
EREN, DİLEK’İN ARAŞTIRILMASINI İSTEDİ
Eren kızından Dilek’in Riva abla dediği yatalak bir bayan olduğu onun dışında geçmişine dair her şeyi araştırmasını istedi.
CEYLİN VE ILGAZ, BAŞSAVCIYI TAKİP ETTİ
Mesai bitiminde başsavcı sürücüsünden anahtarı istedi ve tek başına yola koyuldu. Bu sırada Ceylin ve Ilgaz farkedilmeyecek halde başsavcıyı takip etmeye başladı. Başsavcı bir meskene geldi. Ne yaptıklarını görmek için içeriye giren Ilgaz, başsavcının rehin alındığını gördü. Ilgaz, ikna çalışmalarını sürdürürken, Başsavcıyı rehin alan adam bir anda Ilgaz’ı amaç aldı. O sırada Ceylin adamı vurarak etkisizleştirdi.
EREN, DİLEK HAKKINDAKİ GERÇEĞİ ÖĞRENDİ
Dilek daha evvel Eren’e onu birisinin büyüttüğünü söylemişti lakin elde edilen bilgilerde Dilek’in söylediği kişinin daha evvelce vefat ettiği öğrenildi. Filiz Bağcı isminde birisi tarafından Dilek’in büyütüldüğünü öğrenirken Eren, Metin amir bir anda odaya girdi ve Nadide başsavcıya hücum gerçekleştirildiğini söyledi. İsmail Bağcı
FİLİZ BAĞCI’NIN YAŞADIĞI ÖĞRENİLDİ
Eren, Dilek’in hakkındaki gerçekleri Tuğçe’den dinledi. Filiz Bağcı’nın hayatta olduğu, evlenmiş ve bir kızının olduğu, kocasının iflas ettiğini, ortağının dava açarak bütün mal varlığını aldığını ve kocasının intihar ettiğini öğrendi. Eren, daha evvelden İsmail Bağcı isminde birisinin davasına bakıp bakmadığını sordu Ceylin’e. Ceylin tam hatırlayamasada Yekta hatırladı, Ceylin’in şikayetçi olduğunu kişinin İsmail Bağcı olduğunu, karar duruşmasından sonra doğuma gittiğini söyledi. Dilek, Mercan’ın Filiz’in yanında olduğunu itiraf etti. Ceylin ve Ilgaz’ın beraberindeki takımlar Filiz’in meskenine haraket etmeye başladı. Filiz’in grupların onların yanına geldiğini öğrendiği Mercan’ıda hazırlayarak konuttan çıktıkları görüldü. Bu sahnede Filiz’in Mercan’a Tabiat diye selendiğini onun Tabiat olduğuna ikna ettiği anlaşıldı.
Evden kaçtıklarını farkedince Ilgaz dilekten ablasını aramasını istedi. Dilek ablasını arayacınca telefon konutun içinde çaldı. Dilek, “Yemin ederim gidecek yerleri de yok, arabalarıda yok. Benden oburu yok Filiz’in” dedi. Dilek’in olay gününde Filiz’i imajlı aradığı, telefonda etrafı gösterirken Filiz’in Ceylin, Ilgaz ve Mercan’ı gördüğü, bunun üzerine kıyıya geldiği ve Mercan’ı kaçırdığı anlaşıldı.
Filiz’in Dilek’i “Eğer bir bireye bile söylersen evvel çocuğu sonra kendimi öldürürüm” diyerek tehdit ederek susturduğu ortaya çıktı.
Dilek olay gününde Filiz’i ikna etmek için çabalamış. Filiz, “O benim ocağımı dağıttı. Benim kızım gözümün önünde öldü. Kocamı, yavrumu gözümün önünde öldürmesini izledim. 3 tane kurşun yedim ben onun yüzünden, 6 ay komada kaldım ve uyandığımda öğrendiğim tek şey asıl benim ailemin dağıldığıydı. İkisinin de öldüğüydü lakin artık acısını oda çekecek. Evlat kaybetmek neymiş öğrenenek. Canlı diri gömülmek neymiş öğrenecek.”demiş. Filiz’in yaşadıklarından dolayı daima Ceylin’i suçladığı. Mercan’ı kendi kızı Tabiat olarak gördüğü anlaşıldı. Filiz ve Mercan otomobil giderken Mercan konuta gitmek istediğini söyledi, o orta onunla konuşan Filiz önden gelen arabayı göremedi ve kaza yaptılar.
