Zeynep Dilara Akyürek / Milliyet.com.tr – Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüklerindeki sarsıntılardan sonra bilhassa bölgede yaşanan artçılar neredeyse iki aydır Türkiye’nin gündeminden düşmüyor. Bu süreçte en çok merak edilen hususların başında ise ‘sismik boşluk’lar geliyor. Fay sınırları üzerinde uzun müddet hareket etmemiş olan fakat büyük sarsıntı potansiyeli hayli fazla olan noktalara denilen ‘sismik boşluk’lar beraberinde önemli riskler de barındırıyor. Her yıl milimetrik olarak hareket eden tektonik levhaların fay üzerindeki sismik boşluklarda hareket edemeyecek duruma gelmesi kilitlenmelere ve tansiyonun artmasına neden oluyor. Bu kilitlenmeler sonucunda 100 ila 500 yılda oluşacak milimetrik hareketler apansız metrelerce yaşanıyor ve ortaya Kahramanmaraş depremlerindeki üzere ağır sonuçlar çıkıyor. Peki sismik boşlukların oluşturduğu sarsıntı riski Türkiye’de ne kadar fazla? Milliyet.com.tr’ye konuşan Jeoloji Mühendisleri Odası Sarsıntı Müracaat Konseyi Üyesi Prof. Dr. Süleyman Pampal, konuyla ilgili kıymetli açıklamalarda bulundu ve bilhassa İstanbul’a dikkat çekti.
‘SON 7.7’LİK ZELZELE SİSMİK BOŞLUKTA OLDU’
Türkiye’nin doğusu, kuzeyi, batısı ve güneyinde çok sayıda sismik boşluk olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Süleyman Pampal, son yaşanan 7.7’lik sarsıntının Gölbaşı-Türkoğlu sismik boşluğunda olduğunu hatırlattı.
Kırılmanın sırf bu bölgeyle hudutlu kalmayıp güneye hakikat Türkoğlu-Hatay ve kuzeye yanlışsız Gölbaşı-Çelikhan segmentlerini de kırdığını belirten Prof. Dr. Pampal, yaşanan kırılmalardan dolayı çok büyük, yıkıcı ve uzun periyodik bir zelzelenin meydana geldiğini açıkladı.
“Kahramanmaraş’takine misal sismik boşluklar, Doğu Anadolu fayının kuzey bölümünde ve Kuzey Anadolu Fayı’nın doğusunda, Erzincan-Karlıova ortasındaki Yedisu fayında bulunmakta. Yedisu fayının kırılma ihtimali çok uzak olmayabilir.” – Prof. Dr. Süleyman Pampal
TÜM GÖZLER ADALAR’A ÇEVRİLDİ
Sismik boşluk konusu megakent İstanbul için de farklı bir ehemmiyete sahip. Yıkıcı bir sarsıntı sonra ‘tekrarlama süresi’ üzerinden şimdi sismik boşluk oluşturacak vakit geçmemesine karşın bilhassa son periyotta Adalar’da sarsıntı riski taşıyan bir sismik boşluk olup olmadığı birçok uzman tarafından ayrıntılıca araştırılmıştı. Prof. Dr. Süleyman Pampal, Adalar’daki riske ait şu kelamları söyledi:
“Prens Adaları ya da bilinen ismiyle İstanbul’un Anadolu Yakası’nın güneyinde bulunan Adalar’ın yakınından geçen Adalar fayı, 1894 yılında kırılıp yıkıcı zelzele üretmiş olup şimdi sismik boşluk pozisyonu kazanmamış, tekrarlanma müddeti dolmamıştır.“
En son 1766’da kırılan Silivri açıklarında bulunan Orta Marmara fayının kabaca 250 yıllık bir tekrarlama müddeti olduğunun altını çizen Prof. Dr. Süleyman Pampal, “Bu müddet dolup üzerinden uzunca bir mühlet geçerse sismik boşluk olarak adlandırılabilir” tabirlerini kullandı.
SİSMİK BOŞLUKLAR KAYBOLUR MU?
Deprem tekrarlama müddeti dolduğu halde çok uzun müddet kırılmayan noktalarda sismik boşluğun kaybolduğu zannedilse de Prof. Dr. Süleyman Pampal, sismik boşlukların sahiden kaybolup kaybolmadığını da değindi. Prof. Dr. Pampal, sismik boşlukların yüzlerce yıl dolmadan kalabileceklerini belirterek, “Bu durumu kayboldu diye isimlendirmek yanlışsız değil” dedi. Prof. Dr. Pampal, yer kabuğunu oluşturan levhaların karmaşık hareketleri nedeniyle dolma müddeti uzayıp kısalabileceğini de kelamlarına ekledi.
BEKLENEN İSTANBUL SARSINTISI İÇİN SON DURUM
Beklenen büyük Marmara ya da diğer bir sözle İstanbul Sarsıntısı, bilhassa Kahramanmaraş’taki sarsıntılardan sonra 16 milyon nüfuslu kentte panik havası yaratmaya devam ediyor. Güneydoğu’daki 11 ili direkt etkileyen sarsıntılardan sonra İstanbul’da tedbir çalışmaları başlatılarak kentsel dönüşüm ve göçlere yük verildi.
Olası bir büyük İstanbul sarsıntısına değinen Prof. Dr. Süleyman Pampal, tam 244 yıldır biriken güce dikkat çekti.
“Yapılan çalışmalarla ilgili yayınlarda, Orta Marmara fayının sürtünme nedeniyle güç boşaltmadığı, tam aksine kilitli bir halde yaklaşık 244 yıldır güç biriktirdiği belirtiliyor. Bu da beklenen sarsıntının büyüklüğünü bir ölçü artırabilmesi manasına geliyor.” – Prof. Dr. Süleyman Pampal
15 SİSMİK BOŞLUKTAN 7’SİNDE SARSINTI MEYDANA GELDİ
1996’da yayınlanan ‘Türkiye’nin sismik boşluk haritası’na nazaran tam 15 adet sismik boşluk tespit edilmişti. Ortadan geçen tam 27 yılda bu boşlukların 7’sinde sarsıntı meydana geldi. İşte o zelzeleler:
– 27 Haziran 1998 Adana-Ceyhan Zelzelesi (M 6.3)
– 15 Aralık 2000 Akşehir Zelzelesi (M 6.0)
– 3 Şubat 2002 Eber-Çay Zelzelesi (M 6.2, 6.0)
– 23 Ekim 2011 Van Sarsıntısı (Mw 7.2)
– 21 Temmuz 2017 Gökova Zelzelesi (M 6.6)
– 24 Ocak 2020 Doğanyol Sarsıntısı (M 6.8)
– 6 Şubat 2023 Pazarcık Sarsıntıları (M 7.7, M 7.6)